Ben kimseyi kırmadım, kendileri orjinalsozler.com çatlaktı zaten…
Fırıncı sıcak diye ekmeği eliyle zıplata zıplata getirince utanmıyor musun “milletin ekmeğiyle oynamaya” deyip kaçtım…
Son gülen sen olacaksın, çünkü geç anlıyorsun.
Aldığımız çeyrek altını kutusunda rahat ettirebilmek için altına sünger koyan bir milletiz.
Kafam rahat etsin diyorsanız, altına yastık koyun.
Kız olmuş 110 kilo, hala facede, twitterda eski sevgilisine laf sokma çabasında. Neymiş, intikam soğuk yenen bir yemekmiş. Bir o kaldı yemediğin, ye onu da ye…
Gittiği için arkasından üzüleceğim tek şey, internet.
Birbirini tanımayan iki insanın asansörle çıkarken takındığı ciddiyeti, ne bayrak töreninde, ne bir toplantıda ne de cenazede bulamadım hacı.
+Alo, Mehmet beyi bağlar mısınız? -Neden, ısırıyor mu?
Allah’ım! Kendim için hiçbir şey istemiyorum. Yalnızca anneme paralı ve güzel bir gelin kısmet et.
-Çıkma teklifin hala geçerli mi? +Evet. -O zaman tekrar hayır…
Eli kaşınır para gelecek, ayağı kaşınır yola gideceğim, kulağı kaşınır biri beni anıyor… Abi kirlisin işte ya bir git yıkan alla alla…
Artist değilim ama muhteşem olmak kanımda var.
Aslında her şeye verecek bir cevabım var ama olay anında değil gece yatarken aklıma geliyor…
Geçenlerde bir taksi çevirdim, hala dönüyor.
Ben seni sevdim diye sen de beni sevmek zorunda değilsin tabi. Ama en azından bir arkadaşını ayarlayabilirdin. Çok kalpsizsin.
Arkadaşa “zengin olursan beni tanır mısın” dedim, tanımam dedi. İşte gerçek dost, dürüst, samimi… Mesela ben de onu tanımam. Kankam benim…
Çekici olan kızlara sesleniyorum, lütfen o çekici bırakın artık.
Annem : Ben sana kıyafetlerini katla demedim mi! Ben : Demedin Annem : Demem mi lazım?
Sen gelirken biz çifte dikiş gidiyorduk aslanım.
Yer sofrası kurulduğunda ” ay ben bağdaş kuramam” diyen hatunların hepsi yoga da Van Damme gibi bacak açıyor.
Muhabbetine doyamadığınız birileri olsun hayatınızda, benim gibi.
Konuşup konuşup muhabbetin sonu geldikten sonra, ”Amaaan boş ver dedikodu yapmış olmayalım” diyen kadın, Türk kadınıdır…
Suskunluğum asaletimden değil, üşendiğimden.
Şimdi bana kaybolan yıllarımı verseler hemen eksik var mı diye sayarım. Zaman kötü abi, yerde bulsan sayacaksın.
Aslında iyi biriyim ama sürekliliği yok.
Fırıncı bak sana sıcacık ekmek veriyorum dedi. Abi nasılsa eve gidince annem bayatları yedirecek dedim. Sarıldık ağlaştık.
O kadar güldüm ki, orjinalsozler.com bahçeye diktiler.
Hap yazma yutamam, şuruptan midem bulanır, iğneden de korkarım. Diyen ergene “muska mı yazayım?” Diyen doktora saygılar.
Bazı şeyler paradan daha önemlidir. Mesela; altın.
Her şey zamanla geçer diyenin ağzına ıslak odunla vurasım, sonra da “zamanla geçer” diyesim var.
Erkek: gitme. Kız: neden? Erkek: daha yeni 10.000 sms yaptım.
Bence kardeşler bakkala göndermek ve çeşitli ayak işlerinde kullanmak için var. Ara sıra dövüp stress atma olayı zaten bambaşka güzel.
Sensiz bir dakika, 60 saniye gibi geliyor aşkım…
Hayvanat bahçesinde; İngilizler: Aman tanrım ne kadar tatlılar. Türkler: Ahmet bak aynı sen laaa…
Bol keseden atmış, dar keseden eşek.
Sütten ağzı yanan, sütün soğumasını bekler. Olayı büyütmeye gerek yok, yoğurtla da hiçbir alakası yok.
Tomi’nin annesi kimdir? -Anatomi
Kızın biri, ‘burcunun en belirgin özelliği ne?’ diye sordu. Ben de ‘ne biliyim git Burcuya sor’ dedim. Ne cins insanlar var gelmiş bana Burcu’yu soruyor tanımam etmem.
Yemişim güzellik uykusunu, tembellik uykusu diye bir şey var.
Tatlı yiyip, tatlı konuşuluyorsa; bundan sonra mantı yiyip mantıklı konuşacağız gençler anlaştık mı?
Düz saçlı kızlar, doğuştan kuaför desteklidirler.
Uykunuzun en tatlı yerinde bacağınıza giren krampla uyanıp can çekiştiğinizde anlıyorsunuz aslında aşk acısının o kadar da önemli olmadığını…
Biraz da bizim tarafa uğra be huzur, olmuyor böyle…
Numaramı gizleyip tüm arkadaşlarıma çağrı attım. Bu gece eski ya da kavgalı oldukları sevgililerini düşünüp akılları karışsın uyuyamasınlar.
Bir kadın susuyorsa su verin, sevaptır.
Bazen çok ‘kırıcı’ olabiliyorum! Şimdi de iki tane yumurta kırıp, güzel bir omlet yapacağım. Kahvaltı yapmayanlar buyursun.
Ben de bilirdim gitmesini. Üşendim.
Misafirlikte gidilen apartmanda ‘acaba bu ışık mı yoksa zil mi?’ duygusunun selamı var sizlere.
Varlığımı hatırlatan tek şey apartmandaki sensörlü lamba.
Sabah kalkamayacağımı bile bile her gece alarmı kurarım. Böyle de prensip sahibi bir insanım.
Benden elektrik alamıyormuş, alamazsın tabi şartelim attı.
Bazen olaylara sessiz kalışım anlayışlı oluşumdan değil, böylesi işime geldiğinden olabiliyor.
Senin gibi manitam olacağına Fatih Ürek gibi kankam olsun.
Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır dediler, döndüm baktım kimse yok. Boşa heyecan yaptım.
Bu sene de geçen senenin aynısı çıktı. Yine yoksun!
Nokta; sabırdır, mertliktir, bir anda bitirir her şeyi. Virgül; düzenbazdır, kaypaktır, uzattıkça uzatır işi!
Bana yamuk yapma! Ama kare, çember falan yapabilirsin.
İntikam soğuk yenen yemektir. Barbunyada soğuk yenen yemektir. O zaman intikam barbunyadır.
Aferin kirpik, gözüme girdin!
Bir şeyi çok istersen olmaz. Bir şeyi az istersen de olmaz. Bir şeyi hiç istemezsen de olmaz. Bazen olmaz yani.
Şimdi papatyanın sapını da sayarsak seviyor yani kesin!
Ayrıldığım sevgiliyi öldürmeye karar verdim. Benden sonra mutlu mesut yaşayacağına böcekler yesin.
+Başınız sağ olsun, hastayı kaybettik. – Öldü mü? + yok, Azrail fidye istiyor.
‘Biz ayrı dünyaların insanlarıyız’ dedi. Aman Allah’ım! Üzüntüden kahrolacağım. Ben iki dünya olduğunu sanan birini mi sevmişim.
Çok mu kızdın? Buz getiriyim rahatla…
Otobüse güzel bir kız bindiğinde, yanlarındaki boş yere oturması için dua eden gençlere Diyanet’ten mesaj: Bir ara cumaya da bekleriz.
Sınav kolaya benziyordu ama fanta çıktı.
Adam bilgisayar başında uyuyakalmış. Ertesi gün nezle olmuş. Neden? -windows açık kalmış.